17 Ocak 2010 Pazar

Yeme içgüdüsü

Bir çocuk yetişirken onu gözlemlediğinizde, hayatın insanoğlu tarafından nasıl keşfedildiğini, nasıl anlam kazandığını anlamanız mümkün oluyor. Örneğin ilk günden beri biraz da refleks olarak gelişmiş bir hareket olan ne bulursa ağzına atma hareketini, bir çeşit keşfetme içgüdüsü olarak yorumlayabiliriz. Geçenlerde evde yerde bulmuş olduğu küçük bir beyaz noktayı -ne olduğunu ben bile anlamadım- ağzına götürmesin diye elinden aldım, Ama, ablamın Defne'ye batmasın diye yanında çıkardığı yüzüğünü, tesadüfen yanlarına geldiğim anda "ağzına bi şey mi parladı ne?" diye bakınca güç bela ağzından alabildik. Bu aralar bu keşif duygusu tehlikeli olmaya başladı, ama aşağıdaki fotoğraflarda sevimli görünüyor. Yarın, öbür gün yerde gördüğü ve yakalamayı becerebileceği bir böceği, eğer böcek çevik davranıp kurtulmazsa, yemeyeceğinin garantisi yok yani:) Vay kurtulamayanın, vay Defne'yi bir anlık dalgınlıkla gözden kaçıranın haline, ki ne vay...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder